20 Ocak 2013 Pazar

her şeyin insan yararına yaratılmış olduğu fikri / ekşi


güzel bir fikirdir, aksi teze göre kabul edilmesi gerçekten de daha kolay bir fikirdir ve lakin insan kabul etmemeye azmetmiş olunca düz duvara tırmanır, yine de kabul etmez.

masanın üzerinde bir deste iskambil kağıdı duruyordu. bi rüzgar esti (bu kısım vurgulu okunacaktı, özellikle "bi"), bi de ne göriim, şato olmuş, bak şu tesadüfün işine... (bkz: bir ok attım pilav oldu)

konu aslında şu mükemmel düzen veya bu mükemmel düzen konusu değil, ortada bir düzen görüp görmediğiniz. düzen varsa, olup biteni anlamlandırabiliyorsanız, bir düzenleyenin olması da şart. yani tutarlı olmak için iki seçeneğiniz var: ya düzenleyiciyi kabul edeceksiniz veya düzen, anlam gibi kavramları reddedip kaosu varsayacaksınız. mutlak düzenle mutlak düzensizlik arasında bir ara kademe olup olmadığı sorusunu es geçiyorum, brick top'a sordum, cevab veremedi, ben de emin değilim, o sebepten düzenlilik ve düzensizlik şeklinde iki kategori varmış gibi düşünüyorum şimdilik.

günlük hayatımızda eserden müessire intikal ediyoruz, yani "düzenlenmiş" bir şey gördüğümüzde birinin onu düzenlediğini, kendi kendine oluşmadığını düşünüyoruz. iskambil kağıtları, şato planına göre hareket eden bir el olmadan, rastgele etkilerle şatoya dönüşmez. mona liza varsa, leonardo da olmalı, boya tuvale rastgele sıçrarsa anlamlı bir tablo oluşmaz (en yeni moda sanat telakkilerini gözardı ediyoruz), isminizin telaffuz edildiğini duyuyorsanız rüzgarın uğultusu olamaz, biri size sesleniyordur (isminiz wwwwwuuuuuuu falan değilse), uzayın uzak bir noktasından rastgele bir dizi değil de "selam dünyalı biz dostuz, ufo gönderiyoruz, gelin de iki el tavla atalım" şeklinde deşifre edebildiğiniz bir sinyal alıyorsanız, uzaylıların nihayet ortaya çıktığını düşünürsünüz. ancak konu bütün evren olunca iş karışıyor, çok büyük ve çok karmaşık, düzen ve anlam görmek için bakarsanız düzen ve anlam buluyorsunuz, kaos görmek için bakarsanız kaos da görebiliyorsunuz. psikoloji kitaplarındaki resimler gibi, nasıl baktığınıza bağlı olarak yaşlı kadın da olabiliyor, genç kız da. ortada bir vazo da görebiliyorsunuz veya iki yanda iki insan yüzü de görebiliyorsunuz. iki teori de kendine göre mantıklı ve gözlemleriniz teoriye bağımlı, sonuçta kimse bir diğerine bir şey ispat edebilmiş olmuyor.

er bir düzen ve anlam varsa bunun tesadüf olması sağduyu ile çelişiyor. eğer bir düzen ve anlam yoksa, boynuzları, pençeleri ve postu olmayan bir türün çevresine uyum sağlamasını sağlamakla yetinmeyip anlam gibi bir şeyle uğraşan insan aklı evrimin komik bir şakası, evrendeki muhteşem bir bug durumuna düşmüş oluyor.

bir de, islam açısından insan merkezli görüşün varlığı diğer türler için tehdit oluşturmuyor, çünki beraberinde sahip olduğunuz her şeyin size verilmiş bir emanet olduğu ve nasıl kullandığınız konusunda sorumlu olduğunuz yönünde bir görüş daha geliyor.

(sirkencubin, 08.01.2008 15:29)

#422878 - sirkencubin - 30.10.2011 20:25

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder