başörtüsü türban farkı
türban (1) sihler tarafından sarılan bir sarıktır.
türban (2) bir hanım başlığıdır, sih türbanına benzer, mesela emine beder hanım
bunu giymektedir. latife hanım, halide edip gibi hanımların da türbanlı fotoğraflarını gördüğümü
hatırlıyorum.
türban (3) batılılar sarık için türban derler.
başörtüsü: türkçe'de
başa
örtülen herhangi bir şey demek olsa da,
bilhassa hanımların başlarına örttükleri kare veya dikdörtgen şeklindeki kumaşlara denir. tülbentten ipeğe pek çok farklı kumaştan olabilir. yazma, dastar, eşarp gibi farklı isimlerle anılan türleri de bulunmaktadır.
#2272878 - sirkencubin - 29.10.2011
02:49
türban:
bone üstü transparan türban tarzında yeni bir
versiyonu icat oldu bunun, kimlikle aldanmak hadisesinin yeni bir numunesi.
#131884 - sirkencubin - 05.05.2009
14:23
eskiden zinhar ağzıma almıyor iken, artık kullanmaya başladığım kelimedir. kimse kusura bakmasın, başına eşarp bağlayıp da
tesettürün yanından geçmeyenlerin kullandığı örtü (!) ile, başı açıkken bile mesture halini muhafaza edenlerin
kullandığı, veya kiminin keşke imkan olsa da
kullansam dediği, yahut kiminin keşke nefsimi aşıp da
kullanabilsem diye dertlendiği örtüyü aynı kelimeyle anmak hoşuma gitmiyor. birine türban, diğerine başörtüsü diyorum, ikisini birden kastediyorsam, daha ziyade eşarp diyorum.
#132003 - sirkencubin - 05.05.2009
14:39
şekil 1 a'da
da görülebileceği gibi, paradigmalar arasında
diyalog değil, karşılıklı monolog olabiliyor ancak. ancak bu şartlarda bile dürüst olmak, adam gibi tanım yapmak gerekli. islamcıların
lugatinde başörtüsü
ve türban diye iki ayrı kavram yok, aslolan
kavram tesettür; bunun başla ilgili kısmına da başörtüsü deniyor. türban ise 1) sih sarığı 2) saçları
toplayan, boynu örtmeyen, şeklen bir sarığı andırabilen bir çeşit kadın başlığı için kullanılıyor, yani normal türkçe manasında. tesettürün mahiyetini tartışmak için tesettür
maddesi daha uygun, burada sadece
islamcılar açısından tesettür konusuyla ilgili türban diye bir kavram
olmamasına işaret
etmek kafi. jöntürk tayfasının lugatinde
ise, tesettür bir madde başlığı değil, en azından islami
anlamıyla tesettür kavramı, bu vatandaşların zihninde yer almıyor. dolayısıyla başa mahsus örtüleri tesettür kavramı
bakımından ele almıyorlar, bizim bir
başlık
altında topladığımız ve bütünlük
içinde ele aldığımız kavramları farklı noktalara taksim ediyorlar. türban ve başörtüsü ayrımı da buradan çıkıyor. başörtüsü halk tabakasının kullandığı geleneksel
örtü şekilleri için tahsis ediliyor, tülbent,
yazma, yağlık
ilh. türban ise muhafazakar sınıftan
kadınların kullandığı ve "modern" vasıf
taşıyan
örtü için kullanılıyor. söylemlerine
baktığınızda
ilk anda daha çok üzerinde durdukları husus örtülenin ne olduğuymuş gibi dursa
da; tavırları bütün olarak incelendiğinde, türban ve başörtüsü ayrımında neyin örtüldüğünden
ziyade kimin örtündüğü hususunun belirleyici olduğu anlaşılıyor. "halk" yani köylüler, şehirlerin varoş
kesimlerinde yaşayanlar, eğitim ve gelir
bakımından alt tabakayı teşkil eden insanların başlarına ne örttükleri hiç dert değil, ancak sağ-orta tabakanın, muhafazakar sınıfın
kadınlarının ne örttüğü çok önemli ve asıl kavga bu noktada kopuyor. zira halk tabakası ne kadar dindar olursa olsun, sistemin
dönüşümüyle
ilgili taleplerde bulunma nisbetleri düşük
ve talep etseler bile, bunun gerçekleşmesi yönünde etkili bir faaliyette bulunmaları
ihtimali fazla değil. aynı zamanda
halk tabakası, sosyal hayat açısından bir rakip de değil. ancak muhafazakar sınıfa gelince iş değişiyor, bunlar hem "rakip" hem de rejimin keyfi
bir yorumla uygulandığı sistem için, orta-sol
tabaka (jöntürk sınıfı) ayrıcalıkları için ve "beyaz türk" hegomonyası
için "tehdit" teşkil ediyorlar. kısacası
parlakmış, pahalıymış, modeli öyle değilmiş, böyleymiş;
bunlar boş
laflar. rahmetli ninemin başına en parlak ve en
pahalı eşarbı sıkmabaş modelinde bağlasaydık, bu yine de türban olmayacaktı ve kız kardeşim köyde tarlaya
giderken başa sarılan sarı yağlığı başına örtüp fakülteye gitmeye kalksaydı, kapıyı tutan ceberrutlar yine de onu içeriye
almayacaklardı, çünki jöntürk mantalitesine göre bacım örtündüğü zaman, yağlık da türban sayılıyor.
#282734 - sirkencubin - 04.06.2009
11:39
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder