20 Ocak 2013 Pazar

devlet bahçeli / milli


bahçeli'nin stratejik düşünemediği kanaatindeyim. "bodoslama" taktiğinden başka bir usûl bilmiyormuş gibi görünüyor. tehlikeli veya yanlış olduğunu düşündüğünüz bir şeyi engellemenin veya düzeltmenin ve tehlikesiz hale getirmenin yolu çoğu zaman bağırıp çağırarak itiraz etmek değildir. bilhassa demokrasi böyle işlemiyor. öyle bir fikir ortaya atmalısınız ki çoğunluk "vay be, adam haklı" demeli, karşınızdakiler de dikkate almak durumunda kalmalı. ortada bir mesele var mı, varsa nedir, çözümü nedir, bunları ikna edici bir şekilde ifade etmeniz gerekir. eğer mhp "kürt açılımı" adlı girişimin yanlış olduğunu düşünüyorsa, bunu gazetecilerle, akademisyenlerle, okuyan, yazan, düşünen kişilerle anlatabilmeli, kendisini bu sahada temsil edebilmeli. mevcut usûlle "evet, bunlar da böyle bağırıp çağırdığına göre şunlar haklı demek ki" etkisi uyandırmaktan başka bir şey yapamıyor. mhp'nin dışında kalan milliyetçileri bir tarafa bırakın, mhp milletvekilleri içinde bile bu işi bahçeli'den daha iyi yapacak birden fazla kişi çıkabileceğini zannediyorum. 05/08/2009

devlet bahçeli'nin saçmalıkları:

mahiyeti belli olmayan bir süreçte bu kadar sert çıkması bunlardan biridir, ama özel hak kavramına karşı çıkması değildir. kimseye özel hak verilemez ve verilirse bu onları aynen azınlık yapar. eğer herkese verilen haklardan bazı kişiler istifade edemiyorsa, haksızlığa uğruyorlarsa bunu düzeltmek devletin vazifesidir. iki şeyi karıştırmamak gerek. birine özel hak verir, diğerine vermezsen adil olmaz, o zaman rumu, süryaniyi, çerkezi bırak, bir oğuz olarak ben de özel hak isterim, ortalık karışır, devletin dibine kibrit suyu dökmüş oluruz el birliğiyle. 27/08/2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder