5 Ocak 2013 Cumartesi

iffet / ekşi


evlenene kadar cinsel ilişki yaşamayan kadın:

normal ve sıradan biridir. herkesi kendi çevrelerindeki modellere göre değerlendiren bir azınlığın aksine, hayatını haz ekseni üzerinde kurmamıştır, bir yuva kuruncaya kadar beklemekten yüksünmez, geçen zamana da pekâlâ değer. ben asıl beklemeyenlerin beklemediğine değiyor mu, onu merak ediyorum.

(sirkencubin, 29.05.2004 23:45)

anlaşılamadığı üzere, hayatının amacı haz olmak olmayan kişidir. (bunu bir daha yazmayacağım, anlamayan da anlamasın, ne yapayım) hayatın tadını çıkarmak ve eğlencenin, hazzın dibine vurmak gibi hedefler, onun değerlerinden, inançlarından (üstelik bunun dinî inanç olması da şart değil), müstakbel yuvasından, ailesinden daha önemli değildir. belki daha az keyifli, ama kendince çok daha huzurlu bir hayatı seçmiştir, bunun için bedel ödemeyi de peşinen kabul etmiştir. birileri bunu hatalı bile bulsa, bu ancak kendisini ilgilendirir, kimsenin alayını aşağılamasını hak etmemektedir. nasıl dayandıklarını kendilerinden başkası bilemez zannederim, ama bunun yanında muaf oldukları pek çok acı da yanlarına kâr kalmaktadır.

(sirkencubin, 30.05.2004 00:21)

şimdi aç karnına istemeyerek de olsa tekrar içine düşme ihtiyacı hissettiğim tartışma konusudur. bir kere her seferinde dönüp dolaşıp aynı sap-saman meselesine geliyoruz. gördüğüm kadarıyla toplumdaki alt-kültür gruplarının tanımlayıp her biri için ayrıca gözlemlerde bulunup fikir yürütmedikçe kör dövüşü devam edecek. herkes kendi çevresine bakıp yorum yapıyor. birinin gözlemlerinizden çıkan veriler, diğerinin gözlemleriyle hiç mi hiç uyuşmuyor, sanki farklı gezegenlerde yaşıyormuşuz gibi...

madem öyle (gel böyle, iki de döner söyle, midem delinmeden) şunu tam yapalım ve evlenmeden önce cinsel ilişki yaşamayan kadın hakkında konuşmayı bırakıp evlenmeden önce cinsel ilişki yaşamayan kadın türlerini el birliğiyle tesbit edip her biri hakkında ayrıca konuşalım.

misal, evlenmeden önce cinsel ilişki yaşamayan kadınların nadir bulunduğu -belirli çevrelerin dışında- kesinlikle hatalı bir gözlem. nişantaşı'ndan, boğaziçi kampüsünden, bilemediğim-bildiğiniz bir yerlerden mi bahsediyorsunuz, örnekleminizi laila'dan mı aldınız bilemiyorum. şurada sıralanan genellemelerin çoğu bizim köy için -mesela- doğru ya da yanlış değil, tamamen alakasız ve anlamsız.

misal, pek çok çevrede konu "bekaret" adı verilen üstün bir kavram değil, sadece evlilik dışı ilişki yaşamamak. ikisi aynı kapıya çıkar gibi görünse de olaya yüklediğiniz değer açısından fark olması, meselenin gelişi ve gidişatı açısından da fark doğacağı mânâsına gelebilir.

misal, şu grekoromen vb hadiseler de konuyla alâkasız, onu tasvip etmeyip bunu hoşgörmesi mümkün olmayan pek çok insan var. pek çok kişi için "intakt" bir hymen, "intakt" bir iffet demek değil.

misal, kadınların bakire olması şarttır, erkeklerin ne halt ettiği önemli değildir sözü de pek çok kişiyi bağlamıyor. erkeğin iffetine de kadınınki kadar önem veren pek çok insan var.

misaller uzatılabilir, ama bu kadarı çerçeveyi çizmek için kâfi zannederim. bir de şu cinsel ilişki yaşamayan insanların akıl ve ruh sağlıkları hakkında bu kadar ahkâm kesmesek, tamam olacak galiba.

(sirkencubin, 31.05.2004 12:10)
#2273416 - sirkencubin - 29.10.2011 18:48


kadınları bekaret durumlarına göre tanımlamak:

yanlış anlaşılan, zamanla geleneğin reddedilmesi, şuursuzca savunulması ve dejenere olması yüzünden anlam kaymasına uğramış bir tanımlama şekli. kadın bekaret durumuna göre değil toplumsal statüsüne göre tanımlanmaktadır. anadolu için konuşacak olursak, klasik kategoriler kız, gelin ve yaşlı kadın şeklinde üçlü bir tasnif teşkil eder. evlenme sonucu ailesinden ayrılan ve başka bir sosyal gruba dahil olan kadının hayatında ciddi değişme olması tabiîdir. bugün bile evlenen insanların toplumsal durumları, eskiye nazaran belli belirsiz bile olsa değişikliğe uğramaktadır. erkeklerin baba evinde kaldığı ve kadınların bir eve gelin gittiği bir toplumda evliliğin kadının hayatını daha fazla değiştirmiş olması da normaldir, beklenebilecek bir şeydir. kız/ gelin ayrımı bekaret durumuna göre değil, evli olup olmamaya göre belirlenen bir sınıflama şeklidir ve tamamen toplumsal statü ile ilgilidir. geleneksel toplumda genellikle cinsel hayat evlilikle başladığı için bu ayrım aynı zamanda bekaret konusunda da bir ifşaatta bulunmuş olmakla birlikte esas bu değildir. geleneğin farklı çevrelerde farklı versiyonlarıyla yaşandığı ve bazı kesimlerde bekaret konusunun cidden ön plana çıktığı gözlense de genel olarak önemsenen "iffet"tir, "bekaret" değil. iffet hem erkekte hem kadında olması gereken bir vasıftır. zaman içinde konu aşınmaya uğramış ve çarpılmalar görülmüştür. "bekaret" türk kültüründen ziyade batı kültürünün bir sorunudur.

#2273607 - sirkencubin  - 29.10.2011   21:35

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder