ülkelerinin tarihinden, beşeri coğrafyasından bihaber, hayal aleminde yaşayanları sinirlendiren ifade. türk askerine neden mehmetçik denir, mehmetçik neden "allah allah" diye taarruz eder, bu millet neden asker ocağına peygamber ocağı diye bir isim yakıştırmıştır, bir düşünmek gerek. insanların kim olduklarını unutmamalarını ayrımcılık saymak, milleti birbirine düşrecek bir fitne saymak cehalet ve tahammülsüzlük göstergesidir ve asıl tehlike de budur. he gülüm, seyit onbaşıyı seyit onbaşı yapan imanıdır, ne sandın?
edit: geçen haftanın en kötü entryleri, 6 numero.
(sirkencubin, 19.03.2008 08:01 ~ 24.03.2008 08:31)
mal müşteriye satılır mantığıyla ortaya atılmış bir ifade. doğru ya da yanlış olması bir yana, hangi ortamda, niye söyleniyor diye düşününce şunu görüyoruz: piyasa şartları bunu gerektiriyor. bir yanda din iman sözü geçince öfkelenenler, bir yanda din iman konularını birinci öncelik olarak benimseyenler... başbakanın da, ana muhalefet liderinin de yaptığı hedef kitlenin talebini arz etmekten ibaret. ortamda başörtüsü görünce konvülziyon geçirenler olunca, haliyle talep yükseliyor. halbusem başbakan "din, iman vs vs" dediğinde tepki vermeseniz, bu piyasa bu kadar yükselmiyecek. ortamı geren sensiniz, adamlar şu ana kadar uygulanan ve kimsenin itiraz etmediği usulle cumhurbaşkanı seçmek isteyince, eğitim hakkıyla çelişen saçma br ayrımcılığı kaldırmak istediğinde hemen silahlı veya yargılı darbe talebinde bulunuyorsunuz, bulunanlara arka çıkıyorsunuz. madem çanak tutuyorsunuz, ağlamayın bari...
(sirkencubin, 19.03.2008 09:34)
ilk önce kimin başlattığı konusuyla ilgili değildir, bu söz; mevcut şartları bu hale kimin getirdiği ile ilgilidir. günümüzden bir yıl önceyi hatırlayalım, iktidar partisi oy kaybetmekte, cumhurbaşkanı seçecekler, ama seçecekleri kişinin bir süre sonra parlamentoda desteği olmayan bir cumhurbaşkanı haline dönmesi ihtimali mevcut. gelgelelim adamların kimliği birilerine batıyor ve bir tür savaş başlatıyorlar. ilk muharebenin hitamında iktidar partisi en az yüzde on beş oy artışı elde ediyor ve kamplaşma körüklendiği için iktidar partisine oy vermeyenler bile, biraz daha yakın pozisyon almak mecburiyeti hissediyorlar. sonra ikinci muharebe başlıyor. hırstan gözü dönenler, daha önce mağlup oldukları halde tekrar aynı taktikle saf tutuyorlar.siz angutsanız, başbakan ne yapsın?
(sirkencubin, 19.03.2008 09:45)
siyasi propagandaya şunun veya bunun malzeme olmasının doğru ya da yanlışlığı konusundan bağımsız olarak ele alınan bir ifade efendim bu, başbakanın yaptığı ister doğru olsun, ister yanlış, bu zemini hazırlayan, maçı din iman maçına çeviren sizsiniz. bu şartlarda başbakanın da ortalama yurdum politikacısının yapacaklarını yapacağı belli bir şey. halbuki elinizde başbakanı açığa düşürmek için çok iyi bir koz var, adamın ağzından iman kelimesi çıktığında kaşıntınızı iki dakka zaptedebilseniz, taktiği elinde patlayacak. tutamazsınız ama koca çenenizi, patlarsınız, biri iman dedi ya, gözünüz kararır, ağzınıza geleni sayarsınız. siz varken niye gerçek sorunlara gerçek çözümler üretmek için uğraşsın adam, ücretsiz, masrafsız, oy oranlarını arttırmak için çalışıyorsunuz. tepkinizi sevsinler... anlamadığınız her lafa demagoji etiketi yapıştırmaktan vazgeçin önce de, millet neyi hakediyor, nasıl yönetiliyor, güzel güzel konuşalım.
(sirkencubin, 19.03.2008 09:56)
seyit onbaşıyı neyin seyit onbaşı yaptığı konusunda adrenalin tezi güzel, ama eksik bir yaklaşım. yüksek adrenalin miktarını ortaya çıkaran "heyecan" nasıl bir heyecandır, kaynağı nedir? bunu anlamak çok zor değil. top mermisinin ucundan melekler tuttu diye bir şey söylemedik biz de. ha, tutmuş da olabilir, bilemiyoruz.
(sirkencubin, 19.03.2008 10:01)
yavaş algılayanlar için özet geçelim:
1- seyit onbaşıyı seyit onbaşı yapan imanıdır.
2- başbakan bunu suistimal etmekle yanlış bir iş yapmıştır.
3- bu yanlışlığa zemin hazırlayan, iman kavramı karşısında atopik tepki gösteren çevrelerdir. insanların inancına karşı biraz daha tolerans gösterilebilseydi, ne iktidar partisi, ne de muhalefet partileri, kalitesizliklerini perdelemek için böyle bir kamplaşmayı kullanamazdı. toplumu kapmlara bölen iman kavramını savunanlar veya suistimal edenler değil, bu kavramı hazmedemeyenler, insanların dinlerini yaşamakla ilgili her talepleri karşısında rejim tehlikede paranoyasından kaynaklanan nöbetlere tutulanlar. bu zeminde siyaset bu kadar olur. bu yüzden böyle yönetiliyoruz.
(sirkencubin, 19.03.2008 10:47)
"ben islam düşmanı olduğumu kabul ediyorum ama rte'nin dini vurgu yaptığı bu beyanatın doğru olduğunu söylüyorum" diyenlerin sayısı artsa kavga çıkarmayacak cümle. bir yanda "kimsenin inancıyla bir sıkıntımız yok" ayaklarına yatanlar, öbür yanda "ahaha, iman gücüyle mi kaldırmış, dinamometresi var mı bu gücün eki eki" tribi yapanlar... yoksa ne zorum var, başbakan babamın oğlu mu? iki üç brick top daha olsa şurda, paşa paşa üç entryde sorunu çözerdik. bu yüzden sağlıklı iletişim için çok sayıda yazarın yazmaması gerek demiştik zaten.
(sirkencubin, 19.03.2008 11:26)
ortada muttefekun aleyh bir laiklik tanımı olsa, gaz yapmayacak cümle. şöyle ki: bir kısım çevreler laiklik deyince dinin toplumsal hayattan kazınmasını, insanların toplumsal alana çıkarken dinden yalıtılmalarını anlıyor ve bunu tartışmaya yanaşmıyor. oysa bu tavır din konusunda bir baskı ve kısıtlama anlamı taşıyor. bunun yerine laiklik insanların inançları yüzünden birbirlerini engellememeleri olarak tanımlansa, çok daha büyük bir toplumsal mutabakat sağlanabilir. kimse kimsenin başını örtmeye veya açmaya çalışmayacak, kimse kimseye zorla namaz kıldırmayacak, oruç tutturmayacak, ama namaz kılmak, oruç tutmak isteyenlerin ihtiyaçları gözardı edilmeyecek tarzında bir çizgi çizilebilseydi, bu kadar çok çatışma olmazdı, olumlu ya da olumsuz yönden din suistimali yapanlara imkan tanınmazdı. gözünüzü açın, dini kullanan yalnız iktidar partisi değil, hatta en az kullanan onlar; muhalefet cephesinin arkasındaki sosyal taban muktedir olma durumlarını sürdürmek için din karşıtlığı yoluyla dini kullanıyor, görmüyorsunuz.
(sirkencubin, 19.03.2008 11:41)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder