30 Ekim 2011 Pazar

kuran kurslarına sınırlamanın kaldırılması / ekşi

"peki nerede kur'an öğrenecek bu çocuklar?" sualini cevaplamayı düşünme lüzumu hissetmeyenlerin sindiremedikleri bir hadisedir. hayırlı olur inşaallah. bir de kur'an kurslarına sinirlenmenin kaldırılması hadisesi vuku bulsa da hayat bayram olsa der deli gönül. delidir, aldırmayın siz yine de, bildiğinizi okuyun ve yazın.
(sirkencubin, 04.12.2003 13:02)


refleks tepkilerin ortaya dökülmesine sebep olmuş bir gelişme. nedense birileri din ile ilgili bir şey yapacak olsa, başka birileri de koro halinde itiraz şarkıları söylemeye başlar bu ülkede. türkiye'nin başka sorunları varmış. kur'an kursu yerine seramik kursu açılacak olsaydı da aynı tavır sergilenir miydi acaba? kur'an öğretiminden bombalara, pompalı tüfeklere intikal edebilen düşünce silsilesine hayranım. kur'an kurslarına gidenlerin yüzde biri terörist olsaydı, türkiye terörist yetiştirme konusunda dünya rekoru kırardı. "efendim, şöyle şöyle olabilir, biz güvenmiyoruz" şeklindeki peşin hükümlü yaklaşım başka sahalara da yansıtılsaydı, her şeyin yasak olması lazımdı. mesela motorlu araç kullanmak anayasa ile tanımlanan bir suç olmalıydı, bir de trafik terörü var ama, değil mi efendim? neden bu dinin nasıl öğrenileceği, nasıl öğretileceği konusu, bu eğitimle ilgili olmayan kişileri bu kadar ilgilendirir, neden kur'an denince birilerinin tüyleri diken diken olur, anlamak mümkün değil. kur'an öğrenmesin mi çocuklar?
(sirkencubin, 04.12.2003 13:29)


ne derece yapıcı yaklaşılırsa, o kadar olumlu sonuç verecek gelişmedir. verilecek eğitimin niteliği konusunda endişeleriniz mi var? eğitimin düzenlenmesi ve denetlenmesi konusunda öneri getirin, tartışılsın. istemezük yaklaşımından kaçınmak ve olayı abartmamak çatışmaya çanak tutmamak açısından elzemdir.

edit: pşşşşt, "çok kötü"cüler, bu başlık altında bir iki yazım daha var, onları unutmuşsunuz, ne diyim ben size?
(sirkencubin, 04.12.2003 15:07 ~ 22:54)


tartışmanın konusu netleştikçe tozun dumanın az da olsa yatışması beklenen hadisedir. "kur'an kurslarina sinirlamanin kaldirilmasi" ile "kur-an kurslarinin gerekliligi olgusu" arasındaki fark elbette önemlidir. konunun ekseninden kaydığı da ortadadır. sınırlamanın kaldırılması, kur'an kurslarının gerekliliği noktasında itirazı olan kişilerin bunu dillendirmesine vesile olmuş, sınırlamanın kaldırılmasına itiraz eder görüntüsü ile doğrudan kursların varlığına karşı taarruza geçilmiş ve elbette tepki çekilmiştir. kur'an kurslarının mevcut durumu ihtiyacı karşılamak hususunda yetersiz ise elbette sınırlama kaldırılmalıdır. bu arada bu konuda sınırlamanın olması düşüncesi de abestir. nedir sınırlanan? konunun sınırlamadan ziyade düzenleme şeklinde değerlendirilmesi, daha doğru bir bakış açısı olacaktır. ihtiyacın karşılanmasının yeterli hale getirilmesi hususunda düşünülen tedbirler ayrıca tartışılabilir elbette. amaca uygun olmayan, mahzur doğurması ihtimali olabilecek maddeler varsa elden geçirilmelidir. mesele kur'an öğretimine, din öğretimine kafa-göz dalmak değil de, bunun yolunun uygunluğunu değerlendirmek ise, baş-göz üstünedir. bu bağlamda ortaya atılan sualleri cevaplandırmak da tasarıyı hazırlayanlara düşer. cevaplayamıyorlarsa oturup tekrar hazırlamalıdırlar.

"kimsenin kur'an kursuna karşı olduğunu zannetmemek" ancak bakış açısı sahibini bağlayacak bir hüsn-i niyettir, o sizin güzelliğinizdir, ama maalesef biz sizinle aynı kanaatte değiliz.
(bkz: adam gibi eleştir canımı ye)
(sirkencubin, 04.12.2003 23:24)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder