31 Aralık 2012 Pazartesi

çoğunluğu türk olan bir ülkede türkçülük yapmak


gayet normal bir hadisedir. uzun süre milliyet kavramını kafasına hiç takmamış, neredeyse kendi adını bile unutacak hale gelmiş, elit çevrelerde ismi istihza ile anılır olsa da, edebiyatta ismi menfi çağrışımlarla kullanılsa da gocunmamış, kendi millî varlığından başka her şeye sahip çıkmış, din ü devlet, mülk ü millet(-i islam), i'lây-ı kelimetullah, nizam-ı alem kavramlarını nirengi noktası almış, şehadet getiren herkesi kendinden ve kendisiyle bir bilmiş bir milletin; sakosunu çarığını giyen "eyvallah" deyip gitmeye başladıktan sonra sap gibi ortada kalınca ancak aklına gelebilmiş bir hamledir. kuru kalabalıktan bir şey olmaz, teşkilatlı ve şuurlu azlıklar, dağınık çokluklara galip gelir. türkiye'de türkçülük bir savunma refleksi, varlığını devam ettirme gayretidir. bundan oğuz soyundan gelmeyenlerin alınması gocunması gerekmez, örfümüzde ırk gayreti yoktur, başka soylardan gelenleri yok etmek, ezmek, asimile etmek gibi bir gayemiz de yoktur, herkesi kendimizden biliriz, hakkın huzurunda olduğu gibi, devlet katında da her soy birdir, nihayetinde hepimizin aslı birdir. 

bu nasıl memlekettir ki, türk'e kızan, gıcık olan, antipati besleyen, kin güden ve düşmanlık edenlerin sayısı, diğerlerinin toplamından fazladır ve aslı türk olanların içinden bile türklük mefhumuma diş bileyenler çıkar ve türklerin içinde türkçüler azınlıktadır, yine de başkasında hoş görülen, sıra türk'e gelince kabahat olur? bir durun allah aşkına, bölgeciliğin, hemşehriciliğin dibine vuranlar bile, milliyetçilik sözünü duyunca, tefrika, kavmiyet, asabiyet demeye başlıyor. milliyetçilik fıtrî bir şeydir, "bilmemne köyünü kalkındırma ve hemşerileri yerleştirme ve başkalarını yanaştırmama" cemiyetlerinden milyon defa daha meşrudur.

baskın kültür diye bir şey de yok bu ülkede, osmanlı döneminde balkan kültürleri, ortadoğu kültürleri belirgin bir renk veriyordu ortalamaya, bugün ise kozmopolitizm hakim...

azınlığın kendisini korumasının yolu, kendisini çoğunluğun karşısında konumlandırmak değil, kendi rengiyle bütüne katılmaktır. çatışmadan beslenen bir varlık mücadelesi kimsenin hayrına olmaz.
#137782 - sirkencubin  - 06.05.2009   08:53

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder