30 Aralık 2012 Pazar

behzat ç / mürteci


bu behzat çökelek dizisini beğenenlerin ekseriyeti gerçekçi ve de "bizden" diye beğeniyor görünüşe göre, fekat ben kendim şahsen hiç öyle bir hava alamadım diziden. tamam harun'un anası babası "normal" temsilciliğini yürütüyor, ama o kadar işte. o kadar "la'lı ma'lı" konuşmalara rağmen amerikan polisiyelerinden daha aşina bir hal hissettirmiyor. biraz daha bu gezegenden, hepsi bu. ismi gelmedi şimdi aklıma, şener şen'le cem yılmaz'ın polisiye filmleri bile daha aşina bir duygu uyandırıyordu. bu "bizden" hissini deli yürek'te, evde geçen sahnelerde hissetmiştim mesela, hatta sabri "len ben bu adamı gördüm sanki" hissi uyandırıyordu. "artis ahmet" abiyi daha önce görmüş olmanın katkısı var mı, bilmiyorum. kurtlar vadisi'nde ömer baba çok yapmacık duruyor, ama mesela ezel'de, ömer'in ana-babası, "tanıyom ben bunları, gittim bu eve" hissi uyandırıyor. angara sokakları televizyonda görünce los encılıs sokaklarından farklı görünmedi gözüme, ki angara sokakları fiilen üzerlerinde yürüdüğünüz zaman bile çok gerçekçi, çok "bizden" bir duygu vermez, halüsinasyon gibidir, "derealizasyon" duygusu uyandırır, genelde kasvetli, bazen kabusvari, alışırsanız ara ara keyifli, ama keyifliyken bile tuhaf ve "aslında o anda orada değilmişsiniz gibi" yad, yadırgı. ülen angara, her tarafın gerçek olsa kaç yazarsın, yalan angara... ha bir de dtcf binası var, angara'dan beter diyeyim, siz anlayın.
(sirkencubin 09/05/2011 10:07)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder